Bazı bitkiler, çiçekler, meyvelar ve projeler vardır ki, çok kısa süre içinde yeşerir, çiçek açar, meyve ve bol ürün verir…
Ancak bazı bitki ve ağaçlar ve de projeler vardır ki, çok daha uzun yıllara dayanıklı olmalarıyla eşgüdümlü çiçek açmaları da meyve veya bir ürün vermeleri de onyılları aşabilir…
Sevgili TurkishLibrary.Us Dostları Merhaba,
Uzun bir zaman oldu…
En son 13 Ocak 2023’de ki yayınımızdan sonra, yine her zaman hep de iyiye ve güzele hizmet etmeyen karanlık güçlerin teknolojiyi maalesef kötüye kullanarak, TurkishLibrary.Us sitesindeki yayınlarımız uzunca bir süredir sekteye uğratılmıştı…
Hani can çıkmadan ümit tükenmezmiş, derler ya…
Foto: Bircan Ünver “Connected Worlds” Sergisi, New York Bilim Müzesi, 11 Temmuz 2023
Biz de öyle bir anlayış ve felsefeyle ve TurkishLibrary.Us sitesinin 2011’de yayın hayatına girmiş olduğu tarihten itibaren, reklamsız, ticari olmayan ve gönüllü bir kategoride yayınlarımızı sürdürmeye çalışıyoruz…
Teknik veya başka sorunlar çıkıp, yayınlarımız zaman zaman sekteye uğratılsa ve uzun bir zamana yayılsa da, geri planda hep sorunu çözme ve yeniden yayınlara devam etme arayışlarımız gönüllülük baz’ında devam ediyor.
Sonuç itibariyle, bu Temmuz ayı içinde sitenin sunucu firmasını değiştirdik.
Yine yavaş yavaş ve kamlumbağa hızıyla da olsa gerek insan gücü, zaman ve teknik sorunları da aşa aşa yayınlarımıza devam etmek hedefimizdir.
Gerek okuyucu, gerek içerik katılımcısı ve gerekse teknik olarak da sizden aktif katılım ve destek rica ediyoruz.
2011’den bugüne, “The Turkish Library & Museum Project for Friendship and Peace” projesinin merkezinde ve hedefinde; Amerika’da bir Türk Kütüphane ve Müzesi’ nin Dostluk ve Barış amaçlı gerek fiziki bir mekanda ve gerekse online ve global olarak açılması vardır.
Biz bunu başarabilecek miyiz?
Bilmiyorum!
Tabii ki 2011 de özellikle rahmetli Yüksel Oktay ve İsa Alemdağ ile bu projede yola çıkarken, üçümüz de çok daha umutlu idik…
Geriye dönüp baktığımda, bugün biz projeyi fiziki olarak gerçekleştirmiş olmalıydık!
Oysa, hâlen online bir sitenin sağlıklı yayın ve devamında zorlanıyoruz!
Niçin?
Çünkü, içerik ve zaman zaman nispı teknik desteklerin dışında, öz’de biz bu projeye yüreğini koymuş ve el ve yürek birliğiyle çalışarak, destek vererek yol alacak ekip arkadaşlarından ve gereken iş planı ve finansal destekleri sağlayamadık!
Bu demek değildir ki, bu projenin değersiz olmasındandır!
Böyle olduğunu bir an düşünmüş olsaydım, rahmetli Yüksel Oktay’dan sonra devam ettirmek için onca yıl uğraşmazdım…
Bazı bitkiler, çiçekler, meyvelar ve projeler vardır ki, çok kısa süre içinde yeşerir, çiçek açar, meyve ve ürün verir…
Ancak bazı bitki ve ağaçlar vardır ki, çok daha uzun yıllara dayanıklı olmalarıyla eşgüdümlü çiçek açmaları da meyve veya bir ürün vermeleri de onyılları aşabilir…
Hali hazırda, ilk 10 yılımızı aştık… ve ikinci onyılımıza doğru hızla yol alıyoruz…
Bu projenin hızlıca kökleşip gelişebilmesi için en azında küçük bir mekanda, bazı temel kültürel, bilimsel, tarihsel ve edebi eserlerle birlikte 3-4 bilgisayar ve fotokopi masasıyla birlikte bir mekan ile sembolik olarak bir yerden başlanabilinir…
Ve eminim buna destek sağlayacak çok sayıda Türk çevresi ve iş insanı vardır.
Ne var ki Amerika kapsamında toplum un ufak edildi…
Kimse kimseye güvenmiyor…
Biri diğerine kuşkuyla bakıyor…
İnsan çehresi de son on yılda çok hızlı değişti…
Hele Covid-19 salgınınından sonra hep toplumsal iletişim ve ortak enerji ve hedeflerde buluşma ortam ve olasılıkları ortadan kalktı, hem de mutlaka her birey ve/veya aileden bir üyenin veya yakın bir dostun kaybı, hastalıklar, iş kayıpları, endişeleri derken bizim yıllardır ümit ile besleyerek ve temelinde ümit ve kararlılıktan ve bir kaç gönüllüsünden başka bir sermayesi bulunmayan projemize de yeni insanlar ve destekler de kazanamadık…
Bu sonuç sadece bizim projede yetersizligimiz veya başarısızlığımızın sonucu değil–belki yüzde bir azınlık hariç demek daha doğru olur–, yeryüzünde yaşayan tüm insanlık temel insani hak ve yaşama koşullarından ve yeryüzü de genel olarak insani gelişme konusunda, maalesef ilerleme değil Covid-19 salgını etkisiyle en az 10-20 yıl ülke ve coğrafyaya göre gerileme kaydetti…
* * *
New York’ta bu amaçla resmi kurumumuza da başvurmuş ve Ocak 2022’de bir görüşme de gerçekleşmişti. İlişkin amaçlar ve kurumsal çerçeve ve hedefleri içeren bilgiler de verilmişti.
Hiç bir ses çıkmadı!
Hiç bir şey bilmiyorsam da, bildiğim bir şey var…
O da, eğer resmi kurumlardan olumlu bir yanıt ve ilgi olsa ve bu konuda görüşülmek istenseydi, dünyanın öbür ucunda da olsam, eposta ile ulaşılabilir ve nerede olursam olayım, o görüşme ve olumlu bir sonucu temin edebilmek için gereğini yapardım.
Ancak böyle bir şey olmadı!
Ocak 2022’deki görüşmeden sonra da hiç gündeme gelmedi…
Niçin?
İllâ bu projenin siyasi bir kanal ya da moda terimle bir “etki ajanı”yla mı Ankara’ya iletilmesi gerekiyordu?
Amerika’da özellikle de New York Başkonsolosluk ve Birleşmiş Milletlere Daimi Temsilcilik kurumlarımızın olduğu bir binada doğal olarak yüksek güvenlik önlemlerinin olması ve her bir kurumun kendi yoğun iş trafiği olan bir yapı ve mekanizma içinde, esasen bir Kütüphane ve Müze’nin olması da öz itibariyle çok pratik ve doğru da değil…
Ancak, hedefe ulaşmak için lojistik bir teşvik ve destek ve projenin çalışmalarını ve aşamalarını yürütmek için de, yerleşik ve ulaşılabilir ve hedefe uygun pilot bir mekanın da bu projeye tahsis edilebilmesi gerekirdi! Bu özellikle de projenin alt yapı, finans, teknik ve içerik boyutlarını çözüp bağımsız bir sivil toplum kuruluşu olarak devam edecek yapıya gelene kadar, bir desteğe ve sahip çıkılmasına ihtiyaç vardır.
Aynen küçük çocuk ve gençlere ve iyi ve doğru fikirlere sahip çıkılarak destek verilmesi gereği gibi…
Türk Kültür ve Değerlerini, Amerika’da gerek sürekli ve gerek geçici sergiler ile kapsamlı bir kütüphane ve dinamik ve aktif kültür programlarıyla, her kesitten Türk toplulukları kadar Türk olmayan toplulukları da içine çekecek, bir araya getirecek ve kaynaştıracak sivil bir yapı ve yönetimde zengin bir kültür ve sanat binası ve mekanizmasının olmamasının; şahsen Türkiye Cumhuriyeti ve gerek Amerika, gerek Türkiye ve gerekse dünyadaki tüm Türk toplulukları için de ciddi bir kayıp, eksiklik ve hatta zaafiyet olduğu kanısındayım.
Amerika’da gerek bireysel, gerek özel sektör, gerek işbirliği yapabilecek kapasitede olan sivil toplum kuruluşları ve gerekse devlet temsilcileri, bu konuda adeta “görmeyen, duymayan, konuşmayan“ları oynuyor yıllardır… Çok minüskül çapta ve gonüllülük kapsamında da olsa, bugüne değin ne’yi ve niçin hedeflediğimiz ve gerçekleştirmek istediğimiz görmek istenmiyor…
Belki artık zaman, bu konuda haykırmak zamanıdır!
Belki bir yüreği, bir aklı kıpırdatabilirsek, akabinde bu amaçla ortak ideal ve hedeflerde buluşacak bir çok kişi, birey ve kuruluşun da bir araya gelmesi mümkün olacaktır…
TurkishLibrary.Us projesinin Amerika’da kurulması yönünde çalışmalar yapılması, The Light Millennium Global’ın da kuruluş hedeflerine 19 Aralık 2019’da resmen dahil edilmiştir.
Siyasi ve ticari hedefi olmayan projeler, kişiye bağlı olmaksızın er ya da geç hayata geçer ve geçecektir de…
Bu süreci bilinmez ucu açık bir zamana yaymak yerine el-yürek ve akıl birliği ve gücüyle gelin bu konuda hep birlikte seri ve sonuca götürecek hızlı ve somut adımlar atalım…
Gönlümden ve aklımdan geçen ise Queens Müzesi’nin yer aldığı Corona Meadow Park gibi ve boyut olarak onun 1/10 u da olsa çevresinde yeşillikler, heykeller ve parkın olacağı ve müze ve kütüphanenin de içinde yer alacağı, yaşayan dinamik ve aktif bir Türk Kütüphane ve Müzesi düşlüyorum on yılı aşkın bir süredir…
Umarım bunun gerçekleştiğini görmek ikinci bir ön yılı almaz!
New York’un bunaltıcı sıcağından gerçekleşmesi bizlere bağlı güzel düşlerle barış ve sevgi içinde güzel bir yaz diliyorum…
Bircan Ünver
www.turkishlibrary.us | www.lmglobal.org
New York, 30 Temmuz 2023
Fotoğraf: Onur Ünver
“TurkishLibrary.Us”, “The Light Millennium Global” bünyesindedir.